şampiyon
  SAMSUN bilgileri
 
SAMSUN 'UN COĞRAFYASI COĞRAFİ KONUM Samsun Karadeniz Bölgesinde, Karadeniz sahil şeridinin orta kısımlarında yer alan bir şehrimizdir. Batıdan Sinop, doğudan Ordu, güneyden Tokat ve Amasya ile komşu olan Samsun'un kuzeyinde Karadeniz bulunur. Orta Karadeniz bölümünde yükseklikleri azalan Karadeniz dağları, Samsun'u İç Anadolu'ya kara ve demir yolu ile en kolay şekilde bağlamaktadır. Bu durum Karadeniz Bölgesinde Samsun'un önemini bir kat daha artırmaktadır. Samsun Kuzeyde 41 - 44' Güneyde 40 - 05' kuzey enlemleri Doğuda 37 - 05' Batıda 35 - 30' Doğu boylamları arasında yer almaktadır. Türkiye'nin de önemli ovaları olan Çarşamba ve Bafra delta ovaları ilimizin doğu ve batısında yer almaktadır. Yüzölçümü ise 9579 km'dir. YÜZEY ŞEKİLLERİ Yeryüzü şekilleri bakımından Samsun'u üç kısımda inceleyebiliriz. Birincisi güneydeki dağlık kesim, ikincisi güneydeki dağlık kesimle kıyı şeridi arasında kalan kuzey yamaçları ile etek kısımları arasındaki yaylalar, üçüncü kısım Kızılırmak ve Yeşilırmak akarsularının delta alanlarında oluşmuş ovalardır. Bu deltalarda yer yer göller de oluşmuştur. Samsun'un alanının % 44,9 dağlar, % 37,2 platolar, % 17, 9’unda ovalar meydana getirir. Samsun'da Kuzey Anadolu sıradağları yükseltisinin düşmesi ve iç kesimlerdeki dağ sıralarının basık olması, Karadeniz kıyısı ile iç kesimler arasındaki ulaşımı kolaylaştırır. Genellikle doğu batı doğrultusunda uzanan, il topraklarının iç kesiminde ve doğusundaki dağlara Canik dağları, batıdakine Çangal dağları denir. En yüksek nokta Canik dağları üzerinde bulunan Akdağ'dır. 2062 m. Sahildeki kıyı ovaları ile Kızılırmak ve Yeşilırmağın denize döküldüğü yerdeki delta ovaları Samsun'un başlıca ovalarını teşkil eder. İKLİM Samsun'da iklim ılımandır. Yağışlar doğu Karadeniz bölümünden az, sıcaklık ortalaması yüksektir. İklim Samsun'un sahil kesimi ile iç kısımları arasında değişiklik gösterir. Sahil kesimi Karadeniz'in etkisinde olmasına karşılık, iç kesimler yükseklikleri 2000 m. kadar ulaşan dağların etkisi altında kalmaktadır. Samsun'da 37 yıllık sıcaklık ortalaması 14,3' dir. Bu sıcaklık komşu illerin ortalama sıcaklıklarından fazladır. En sıcak aylar Temmuz, ağustos en soğuk aylar ise ocak, şubat aylarıdır. Yağış Batı Karadeniz ve Doğu Karadeniz bölümlerinden daha azdır. Yıllık ortalama 735 mm. olan yağış en fazla aralık ayında düşmektedir. Kışları biraz soğuk olan Samsun'da yağış daha çok yağmur şeklindedir. İç kısımlar ise karlı geçer. Samsun'da en fazla güneybatı (Lodos) rüzgarı eser. En hızlı rüzgarda kuzeybatıdan esmektedir. NÜFUS Samsun Cumhuriyetten sonra hızlı gelişen şehirlerimizden birisidir. Bu gelişmesinin sebebi konumundan kaynaklanmaktadır. Karadeniz kıyılarını en kolay şekilde İç Anadolu ve diğer bölgelere bağlayan yolların kavşağında bulunur. Bafra ve Çarşamba ovaları da buradadır. Bu özellikleri ile ekonomik yönden ve nüfus yönünden hızlı bir gelişme göstermiştir. Ülkemizde ilk resmi sayımlar 1927 yılında yapılmıştır. 1927 sayımında Samsun'un nüfusu 260868, 1935'te 337818'dir. Nüfusun bu tarihler arasında artması; Doğu Karadeniz Bölümünden gelen iç göçler ve İstiklal Savaşından sonra silah altındaki askerleri terhis edilmesi dolayısıyla doğumların artması ve dış göçlerle ülkemize gelen göçmenlerin Samsun'a yerleşmesinden kaynaklanmaktadır. 1940 yıllarında nüfus artışının azalmasının nedeni 2. Dünya Savaşıdır. 1960 yıllarına doğru hızlı nüfus artışının nedeni ekonomik ve sosyal yönden olan değişikliklerdir. 1960 yılından sonra nüfus artışı yavaşlamıştır. Ücretlerin azalması, iş bulma imkanlarının zorlaşması ve iş temini için başka illere ve Batı Almanya'ya göç etme nedeni ile nüfus artışı azalmıştır. Ülkemizin genelinde olduğu gibi Samsun'da da köy nüfusu azalmakta şehir merkezleri nüfusu artmaktadır. İlimizde okur yazarlık aranı ortalama 1935 yılında % 19 iken 1990 yılında % 79 çıkmıştır. Erkekler 1935’te % 29 kadınlar % 9 1990'da ise erkekler % 88 kadınlar % 70 oranında okuma yazma bilmektedirler. Bu oranların 100'e yaklaşması Samsun'un sosyal, ekonomik ve kültürel yönden olumlu bir konuma gelmesinde etkili olacaktır.zirköprü ilçeleri orman bakımından oldukça zengindir. ANTİK YERLEŞİM ALANLARI Cedit Mahallesi (Amisos ) II. ve III derece sit alanı Kılıçdede Mahallesindeki Dündartepe (Öksürük Tepe ) I. ve II. derece arkeolojik sit alanı Hasköy’deki Toptepe Tümülüsleri (Belediye Evleri Mahallesinde Samsun-Çarşamba Karayolunun üstünde yer alan biri büyük, diğeri küçük iki tepeden oluşmaktadır.) II. Derece Sit Alanı . Atakum Beldesindeki Baruthane Tümülüsleri (Asfalt yolun üzerinde yer alan iki tepeden oluşmakta) I. derece sit alanı Büyük Kolpınar Tümülüsü (Veteriner Müdürlüğünün üst tarafında yer almakta) I. Derece sit alanı Samsun’un batısında Küplüce Köyünde yer alan Dedeüstü tepesi Demir Çağı Helenistik Roma ve Antik Çağı Küplüce Köyündeki Bağtepe İlk ve Orta Tunç Çağı Ahulu Köyündeki Göktepe İlk ve Orta Tunç Çağı , Demir Çağı Çatmaoluk ile Kulcadağ Köyleri arasında Akalan Kalesi Demir Çağı Başalan Köyündeki Diklimtepe İlk ve Orta Tunç Çağı Alanlı Köyündeki Kümbettepe İlk ve Orta Tunç Çağı, ayrıca Helenistik ve Türk İslam Devirlerine ait çanak çömlek buluntuları Büyükoyumca Köyündeki Sazak Helenistik çağ yerleşmesi Ayrıca Küplüce köyündeki Karanlık Tepe, Büyükoyumca, Çobanlı, Çatalçam köylerinde birer tümülüs tespit edilmiş olup Anakent Beldesi Demirkent Kooperatifinin bulunduğu sahada ve Kurupelit İlkokulunun üst tarafında birer tümülüs mevcuttur. DÜNDARTEPE HÖYÜĞÜ : Şehrin 3 km. güneydoğusunda, yaklaşık l5 metre yüksekliğinde 220x200 ebadındadır. Kılıç KÖKTEN Başkanlığında Tahsin ÖZGÜÇ ve Nimet ÖZGÜÇ’ten oluşan heyet tarafından l940 ve l94l yıllarında iki dönem kazılar yapılmıştır. Höyüğün Öksürüktepe ve Dündartepe diye iki adı vardır. Bu adların birincisi tepede gömülü olan pir’in öksüren çocuklara tedavi etmesinden, ikincisi de Dündarlar yatağı olmasından ötürü verilmiştir. Kazılar neticesinde üç kültür katı tespit edilmiştir. Kalkolitik Çağ, Tunç Çağı ve Hitit kültürüne ait belgeler ortaya çıkarılmıştır. Bu höyüğün tarihi en son M.Ö. l500-l200 yıllarına dayandırılmıştır. ANTİK AMİSOS KENTİ : Antik kent bugünkü şehrin kuzey batısında Kara Samsun olarak bilinen Cedit Mahallesinin bulunduğu bölgedir. Amisos erken tarihlerden itibaren daima Orta Anadolu’nun Karadeniz’e açılan bir kapısı olmuştur. Sahra Sıhhiye Okulunun bulunduğu saha, kentin akropol (Yüksek Şehir ) bölümüdür. Antik kaynaklar Pontus Kralı Mithridates VI. zamanında Amisos’un en parlak zamanını yaşadığını belirtmektedirler. Bu dönemde şehir tapınaklar, saraylar, evlerle süslenmiş, limanı ve tersanesi olduğu, şehrin etrafında önemli derecede zeytinlikler yer aldığı bildirilmektedir. Ayrıca Amisos ile Kızılırmak arasındaki Gazelonitid denilen bölgenin dişi koyunlarının sık ve ipek gibi yünleri methedilmektedir. Mithridates VI. şehrin yakınına ayrı surlarla Eupatoria adlı yeni bir mahalle yaptırır. M.Ö. I. yy. içinde Amisos toprakları genişler ve zenginliği artar. M.S. I. yy.da şehre Yahudiler gelip yerleşir. Nüfusu gittikçe artar. Roma döneminde şehrin yerleşim sınırları genişlemiş, Toraman Tepe sırtlarında ve yamaçlarında yer alan Amisos Limanının yanına inmiş ve aşağı şehir kurularak yayılım alanı genişlemiştir. Ancak bugün Amisos da bir kaç kalıntı dışında hiç bir şey görülmemektedir. Ele geçen eserlerden şehrin Arkaik, Klasik, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde iskan gördüğü anlaşılmaktadır. Helenistik döneme ait bol miktarda bulunan bronz sikkeler üzerinde Amisos adı geçmektedir. Roma döneminde de sikke basımı devam etmiştir. Bir ticaret ve üretim merkezi olan şehirden kereste, balık, şarap, zeytinyağı, tuz, fındık yarı kıymetli taşlar, yün-yünlü kumaş, balmumu, tahıl, miltos (demir oksit) demir gibi mallar kuzey ve kuzeydoğu Karadeniz kıyıları ve Ege dünyasına gönderilmektedir. Amisos’da ilk kazı Samsun Müzesi Müdürlüğünce l99l yılında Baruthane deresi mevkiindeki yamaç tarlalarda yapılmıştır. İkinci kazı ise Müze Müdürlüğü ve Trakya Üniversitesi Arkeoloji Bölümünün ortaklaşa yaptığı Sahra Sıhhiye Okulu içinde yer alan mozaik kurtarma kazısıdır. Ayrıca l995 yılı kasım ayı içinde Ebusuud Caddesi sonunda İlkadım Belediyesinin yol genişletme çalışmalarında ortaya çıkan mezar odasında da döneme ait önemli eserler elde edilmiştir. TOPTEPE TÜMÜLÜSLERİ : l993 Yılı yaz aylarında Müze Müdürlüğünce bu tümülüste bir ay süreli kurtarma kazısı yapılmıştır. DİNİ VE KÜLTÜREL YAPILAR BÜYÜK CAMİİ : Ulu Camii, Hamidiye Camii, Valide Camii gibi çeşitli adları vardır. 9 Eylül 1884’de Batum’lu Hacı Ali tarafından yaptırılmış, Sultan Abdülaziz’in annesi tarafından onarımı yapılmıştır. Büyük avlu içinde yer alan cami kesme taştan yapılmış çifte minarelidir. Merkezde bir ana, etrafında dört küçük kubbe bulunmaktadır. Ayrıca son cemaat yerinin üstünde iki kubbe daha mevcuttur. Kubbe kalem işleriyle, ahşap minberi ise madalyon, yıldız motifleri ile bezemelidir.
KURŞUNLU CAMİİ : Pazar Mahallesinde 100. Yıl Bulvarı üzerindedir. Molla Fahreddin tarafından 4 Haziran 1340 hicri yılında yaptırılmıştır. Kare planlı, merkezi tek kubbeli yapıdır. Yapının beden duvarları düzgün kesme taştan inşa edilmiştir YALI CAMİİ : Buğday pazarındadır. 1894 de Sadık Bin Abdullah yaptırmıştır. Merkezi tek kubbeli, bir sıra tuğla bir sıra taş kullanılarakyapılmıştır. Kare planlı ana mekanın kuzeyine sonradan son cemaat yeri eklenmiştir. PAZAR CAMİİ : Pazar Mahallesinde Hazinedar Zade Süleyman Paşa vakıf ve hayratından olup l4.yy. İlhanlı yapısıdır. Dikdörtgen planlı ahşap çatı örtülüdür. 18l9 da onarılmıştır. KALE CAMİİ : Kuyumcular çarşısındadır. 1314 de İlhanlı Valisi Emir Timurtaş Paşa adına yaptırılmıştır. Onarımlarla mescide dönüştürülmüştür. HACI HATUN CAMİİ : Saathane meydanı yakınındadır. Hatice oğlu İbrahim 1694 de hayrat olarak yaptırmıştır. Onarımlarla büyük değişikliğe uğrayan cami kesme taştan ve tuğla hatıllıdır. Kare planlı, tek kubbeli yapının minaresi batıdadır. Bu cami içinde Hacı Hatun’un mezarı vardır. İSA BABA CAMİİ ve TÜRBESİ: Cedit Mahallesindedir. 15.yy.da yapılan ilk yapı özgün biçimi ile günümüze ulaşamamıştır. Kare planlı küçük bir mescit ve türbeden oluşan yapı 1895 de onarılmıştır. 1975-1976 da ki son onarımda cami ve türbeye dönüştürülmüştür. ŞEYH SEYYİD KUDBETTİN CAMİİ ve TÜRBESİ : Yapıldığı tarih belli değildir. Şeyh Kudbettin tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı dönemi yapısıdır. Cami ile türbe bitişiktir. Dikdörtgen planlı cami, ahşap çatıyla örtülüdür. Önünde “L” biçiminde son cemaat yeri vardır. Caminin güneyindeki türbe kare planlı, beşik tonozludur. HANÇERLİ CAMİİ : Hançerli Mahallesinde bulunmaktadır. Depremden tamamen yıkılmış, sonradan yeniden yaptırılmıştır. Üzerinde kitabe bulunan minaresi Samsun’un en eski ve ilgi çekici minaresidir. KILIÇDEDE TÜRBESİ : Kılıçdede Mahallesinde 19 Mayıs İlkokulu yanında sonradan yapılan Kılıçdede Camisinin mihrap tarafındaki bahçede ağaçlar arasında, üstü açık etrafı beton ve mozaikle çevrilmiş büyük bir mezardır. Baş tarafta “Fatiha Kılıç dede Burada medfundur” yazılıdır. Önemli bir ziyaret ve murat yeridir. ACEM TEKKESİ : Selahiye Mahallesinde 100. Yıl Bulvarı üzerindedir. Bodrum üzerine tek katlı, tuğladan yapılmış, kareye yakın planlı bir yapıdır. Dar saçaklı ve piramit çatılıdır. ŞEYH ZADİ TEKKESİ : Yayın bulunamadı. (Asri mezarlık içinde yer almaktadır.) İTALYAN KATOLİK KİLİSESİ : Ulugazi Mahallesinde yer almaktadır. 1846 yılında yapılmıştır. Bina kargir olarak iki katlı inşa edilmiştir. Kilisenin ön yüzü kolonlarla üç bölüm halinde düzenlenmiştir. En üstte de üçgen alınlık yer almaktadır. Kilisenin üzeri beşik çatı ile örtülüdür. İçte örtü sistemi olarak tonoz kullanılmıştır. Tonozların üzeri çeşitli panolarla süslenmiştir. SÜLEYMAN PAŞA MEDRESESİ : Saathane yakınındadır. Binanın vakıf tarihi 1813’dür. At nalı şeklinde bir plana sahip, yığma tuğladan inşa edilmiş iki katlı bir yapıdır. Yapının girişi camiye bakan yüzdedir. Bu kısım üç tarafı kapalı bir avlu şeklindedir. Avlunun iki kenarı revaklıdır. Revak içleri dükkandır. Haznedar Zade Süleyman Paşa Vakfiyesidir. TAŞHAN : Ali Paşa Vakfına ait bu yapı Pazar Mahallesinde Buğday Pazarı İskele caddesi üzerindedir. 17.yy.ın sonlarına doğru inşa edilen yapı iki katlı, dikdörtgen planlıdır. Yapının dış duvarları tuğla hatıllı moloz taştır. Caddeye bakan yüzde kemerli girişli bir sıra hücre (dükkan) bulunmaktadır. Orta avlunun dört tarafı tonozlu hücrelerle çevrilidir. İkinci katta revaklar ve revak içlerinde hücreler vardır. Revak sütunları dört köşe olup kemerlidir. Bu günkü belediye sarayının bulunduğu yerde Sulu Han’ın , Demirciler yokuşunda da hanların bulunduğu yaşlı kişilerce söylenmektedir. Günümüzde hiçbiri mevcut değildir. BEDESTEN : Geç Osmanlı dönemine ait yapı, Kale Mahallesinde yer almaktadır. Bedestene giriş Ziya Gökalp Sokağı ile Namık Kemal Caddesine bakan iki ayır kemerli kapıdan olmaktadır. Ziya Gökalp Sokağındaki kapı bir tonozla örtülü olup yuvarlak, basık kemerlidir. Kapının iki yanında duvara gömülü iki yarım, dikdörtgen sütun yer almaktadır. Namık Kemal Caddesine bakan yüzdeki kapı yuvarlak kemerlidir. Kemer içte kesme taş olup, dış yüzeyde tuğla üstüne taş kaplıdır. ŞİFA HAMAMI : Pazar Mahallesi Necipbey caddesi üzerindedir. Geç Osmanlı dönemi yapısıdır. Soyunma yeri ahşap olup üzerinde büyük ışıklık vardır. Sıcaklık kısmına yuvarlak kemerli bir kapı ile geçilmekte olup büyük bir kubbesi bulunmaktadır. Kubbenin yanlarında üç tane beşik tonozlu bölüm mevcuttur. Külhan kısmı, soyunma yerine gelmeden sağda olup kesme taştan yapılmıştır. İSMAİL EFENDİ ÇEŞMESİ : Cedit Mahallesi Ilıca sokaktadır. Çeşmenin üzerindeki kitabeden anlaşıldığına göre 1854 yılında Esseyid -El Hac İsmail Efendiye ait hayratlardan olduğu anlaşılmaktadır. İki olukludur. STAD ÇEŞMESİ : Eski Stadyum yanındadır. Yapım tarihi H.1309 dur. Kare planlı kesme taştan yapılmış çeşmenin her yüzünde, köşelerde ve ortada sütunceler bulunmaktadır. Yuvarlak kemerlerin üzeri bir friz halinde triglif sırasıyla çevrelenmiştir. Frizin üstünde kesme taştan kitabe ön yüzde ve dikdörtgen mermer üstüne tuğra, tuğranın iki yanında da bitkisel motifler bulunmaktadır. Çeşmenin üstü yuvarlak kubbeli olup dilimli motiflerle belirlenmiştir. Daha önce asfalt yolun öbür yakasındayken bu günkü yerine taşınmıştır. KADI ÇEŞMESİ : Pazar Mahallesi, Fazıl Kadı İlk Okulunun Yeni Hamam Sokağı üzerindeki duvarının dış yüzündeki çeşme, taş işçiliği ile dikkat çekmektedir. Çeşmenin kurna kısmı yola gitmiştir. Muslukları yoktur. Okulun deposunda bulunan ve çeşmeye ait olduğu söylenen kitabede 1319 tarihi okunmaktadır. HOCASUYU ( GÖZSUYU ) ÇEŞMESİ : İlk Adım Belediyesinin arkasındadır. Çeşme yol yapımı nedeniyle şimdiki yerine taşınmıştır. Göz hastalıklarına iyi geldiği söylenmektedir. SAAT KULESİ : Bulunduğu meydana adını veren 19. yy. eseri olan Saat Kulesi 1944 yılındaki depremde yıkılmıştır. Yerine 1977 yılında Samsun Belediyesi tarafından bugünkü Saat kulesi yapılmıştır. BELEDİYE SARAYI: Pazar Mahallesinde yer alan bina Gebilizade Necip Bey tarafından 1913-1915 yılları arasında yaptırılmıştır. Dış yüzü Ünye taşı ile kaplanmış olan bu yapı taş yontma ve süsleme sanatının en güzel örneklerinden birisidir. Üç katlı binanın üçüncü katında bir çıkma mevcut olup, birinci kat işyeri olarak kullanılmaktadır. Üçüncü kat balkonunun kenarında mermer kitabe mevcuttur. Bu kitabede “1329-1331 Sultan Beşinci Muhammed Reşat Han Hazretlerinin Saltanatı zamanında Gebilizade Necip Efendinin Riyaseti yıllarında inşa edilmiştir.” ibaresi yazılıdır. RUH VE SİNİR HASTALIKLARI HASTANESİ (Millet Hastanesi, Devlet Hastanesi, Guraba Hastanesi) : Pazar Mahallesinde yer alan bina Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi olarak hizmet vermektedir. 1900 yılında yapılmıştır. İki katlı olan yapı kargir olarak inşa edilmiştir. İkinci kattaki çıkma iki sütunla taşınmaktadır. Çıkmanın ön cephesinde üç sivri kemerli pencere bulunmaktadır. Geniş ahşap varaklı Marsilya kiremitli kırma çatılı yapının köşelerinde kesme taş kolonlar yer almaktadır. Yapıyı arkadan çeşitli yapılar tamamlamaktadır. ESKİ ASKERİ HASTANE (İlk Adım Kültür Sanat ve Eğitim Merkezi) :Ulugazi Mahallesinde Gazi caddesi üzerindedir. Dört katlı olan yapının cadde üzerine bakan eser süsü zengin bir görünüme sahiptir. Birinci katı giriş olarak kullanılmakta olup dikdörtgen pencerelerle bölümlenmiştir. İkinci katın ortasında genişçe bir balkon bulunmaktadır. Yine bu katta altı adet yuvarlak kemerli geniş açıklıklar sıralanmaktadır. Üçüncü katta da aynı düzenleme görülmektedir. Ancak bu kattaki açıklıkların üzeri basık kemerlidir. Dördüncü katta ise yine altı adet ikili pencere sistemi görülmektedir. Yapının öbür yüzlerinde değişik pencere düzenleri kullanılmıştır. Söz konusu binanın İlkadım Kültür Sanat ve Eğitim Merkezi olarak tadilat ve restorasyonu devam etmektedir.
 
 
  Bugün 8 ziyaretçi (12 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol